,

Hazine, Merkez Bankası, SPK ve BDDK GES ne anlama geliyor?

Posted by

Piyasalar, bu kez gece yarısı yada hafta sonu sürpriz düzenlemeye değil, ‘önden yüklemeli’ duyuruya tanık oldu.

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı GES ne anlama geliyor?

Hazine – TL’yi teşvik etmek için Gelire Endeksli Senet (GES) ihraç edecek. Yeni ürün, getirileri güçlü olan KİT’lerin gelirlerine endeksli olacak. Sadece gerçek kişilere sunulacak GES için 15 Haziran’dan itibaren talep toplanacak. Ayrıntılar daha sonra duyurulacak.

BDDK – Kredi büyümesini yavaşlatmak için tüketici kredisine vade sınırı getirdi, kredi kartında asgari tutarı artırdı. 100 bin liranın üzerindeki bireysel kredilerin geri ödeme süresi 12 aya indi. 50 bin liradan 100 bin liraya kadar olan krediler için ödeme süresi 24 ay. Limiti 25 bin lira ve altı olan kredi kartlarında aylık minimum ödeme tutarı, aylık bakiyenin %20’si olacak. Daha yüksek limitli kartlar için minimum limit, aylık faturanın %40’ı olarak belirlenecek.

BDDK – Yabancı yatırımcıya tahsisli swap imkanı sunmak için çalışma yapıyor. Daha önce yabancıların Türk Lirası’na erişimine getirilen sınırlama, belli kurallara bağlı olarak esnetilecek.

SPK – Borsa İstanbul bünyesinde Emtia Borsası kuruldu. Böylece emtia yatırımı için yurt dışına gitmek zorunda kalan yatırımcılar, işlemlerini yurt içinde yapabilecek. Altın sertifikası ihracı için de çalışmalara başladı.

SPK – Halka arzlarda komisyon indirimi geldi. Yurt dışı borsalarda halka arz için başvuran şirketler artık SPK’ya ihraç ücreti ödemeyecek. Yurt içinde halka arz olacak şirketler ise yabancı yatırımcıdan kaynak sağlarlarsa, SPK’ye ödeyecekleri kayıt ücretinde yüzde 90’a varan indirim alacak.

TCMB – Ticari kredilere yüzde 10 oranında uygulanan zorunlu karşılık oranı yüzde 20’ye çıkarıldı.

TCMB – Bankalar, döviz hesabına karşılık ilave olarak Türk lirası cinsinden uzun vadeli sabit faizli menkul kıymet tesis edecekler.

Hazine ve Maliye Bakanlığı, beklenen açıklamasını gerçekleştirdi ve gelire endeksli devlet iç borçlanma senedi ihraç edileceğini, talep toplama işleminin 15 Haziran’dan itibaren yapılacağını belirtti.

Hazine ve Maliye Bakanlığı daha önce yaptığı duyuruda enflasyon ve döviz kuru olmak üzere bazı ekonomi başlıklarıyla ilişkili bir açıklamanın yapılacağını aktarmıştı.

Gün içinde dolar/TL kuru 17,52’ye kadar çıkmıştı.

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yeni bir açıklama yapılacağını duyurmasının ardından piyasa beklentilerinin bu yöne kaymasıyla kur 16,76 seviyesine kadar geriledi.

Beklenen açıklama akşamın ilerleyen saatlerinde geldi.

Yeni enstrümanın açıklanmasının ardından kur yeniden 17,20’nin üzerine çıktı.

Euro/TL ise kısa süren düşüş sonrası 18,35’in üzerine çıktı.

Gelire endeksli devlet iç borçlanma senedi

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı gelire endeksli devlet iç borçlanma senedi sadece gerçek kişilere sunulacak.

Amacın bireylerin tasarruflarını Türk Lirası varlıklarda tutmasının teşvik edilmesi ve yatırımcı tabanının genişletilmesi olduğu vurgulandı.

Ülke genelinde duyuru ve talep toplama işlemleri yoluyla senet ihraç edilecek.

Senede ilişkin talep toplama işlemleri ile senedin ihracı, kupon ve anapara ödemeleri Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın sitesinde yayınlanacak ve duyuruda belirtilecek bankalar aracılığı ile gerçekleştirilecek.

HANGİ KURUMUN GELİRİNE ENDEKSLENECEĞİ ÖNEMLİ

Dünya gazetesinin haberine göre 1990’lı yıllarda da yapılan ve 2010 yılına kadar ihraçları devam eden gelire endeksli senetler zarar etmesi mümkün olmayan bir kamu kurumuna endeksleniyor ve kupon ile ana para ödemeleri belirleniyor.

Gazeteye konuşan bankacılık kaynakları yeni enstrümanın faizinin ve vadesinin ihraç duyurusunda belli olacağını belirtti.

Bu kaynaklara göre belirlenecek kurum önemli; yüksek gelirli kurumlar görece yüksek bir faiz verebilir.

Bloomberg HT’nin haberine göre de 2009 yılında Hazine Müsteşarlığı benzer bir enstrümanı kamuoyuna sunmuştu.

O dönem gündeme gelen enstrümanın getirilerinin, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO), Devlet Malzeme Ofisi (DMO) ve Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nden (KEGM) bütçeye aktarılan paylardan oluşması öngörülmüştü.

“KKM’nin bireyleri enflasyona karşı korumaması”

Enflasyonun Mayıs ayında 1998 yılından beri en yüksek seviyesine çıkarak yüzde 73,5 olarak açıklanması, yüzde 14 olan politika faizi ile arasındaki makasın daha da yükselmesine yol açtı.

Bu yüzden uzun zamandır piyasada enflasyon endeksli yeni bir enstrümanın açıklanması beklentisi vardı.

Bunda Kur Korumalı Mevduat (KKM) sisteminin bireyleri enflasyona karşı korumamasının da etkisi bulunuyor.

Ancak Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan bu beklentiye paralel bir açıklama gelmedi.

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı devlet iç borçlanma senedinin getirisinin ne olduğu, buna bağlı olarak da talebin ne kadar olacağı henüz bilinmiyor.

Ancak analistler ve ekonomistler, açıklanan bu enstrümanın enflasyon ve yükselen kura karşı bir koruma sağlaması ya da kurun yükselişini durdurmasını beklemiyor.

“Faiz artırmamak için KKM ve devlet iç borçlanma senedi”

Icrypex’ten Strateji Geliştirme Müdürü Tuğba Özay, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın açıkladığı devlet iç borçlanma senedinin KKM gibi hazineye yük getireceğini vurguluyor.

BBC Türkçe’ye konuşan ekonomist Özay, faiz artırmamak için KKM ve devlet iç borçlanma senedi gibi yeni adımların duyurulduğunu açıklıyor:

“Bu açıklamaların etkisi çok kısa süreli. Bu tarz açıklamalar bu şekilde yapılmamalı, hele ki güven ortamı zedelenmiş, enflasyon ve kur artmaya devam ederken…

“Bunlar günü kurtarma çabaları. Bunların hiçbir sorunu çözebilecek adımlar değil. Sadece sorunların çözümünü öteliyoruz ve hazinenin yükünü artırıyoruz.”

Türkiye’nin risk primi göstergesi

Son günlerde dolar/TL kurundaki yükselişin hızlanmasının yanı sıra Türkiye’nin risk primi göstergesi olan CDS’leri de yükselmekte.

İhracatın artmasını hedefleyen yeni ekonomi modeline rağmen dış ticaret açığı ise Mayıs ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 157 arttı.

Ekonomist Özay, enflasyonun, dış ticaret açığının, cari açığın, TL’deki değer kaybının artmaya devam etmesinin, TL’ye ve ekonomiye güvenin daha da azalmasına yol açtığını vurguluyor:

“Hem hazinenin borcu hem cari açığın artması… En korkulan ikiz açıktır, kamu borcu ve dış ticaret açığının aynı anda artması. Buraya mı gidiyoruz endişelerinin ortaya çıkmasına yol açıyor.

“Dünyada para güvenli limanlara artmaya devam ediyor. Dolarda parasal sıkılaşmadan ötürü bir güçlenme var, TL’nin kendi sebepleri dolasıyla değer kaybı da devam edince kurdaki yükseliş hızlanıyor.”

Oyla post
Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir